Antikapitalistler platformu kıdem tazminatının fona devredilmesine ilişkin planlar üzerine bir açıklama yaptı: "Koronavirüs salgını sürecinde halktan toplanan vergileri patronlara aktaran AKP hükümeti, boşalan kasasını doldurmak için şimdi de işçilerin kıdem tazminatına göz dikti. Hükümet, kıdem tazminatının yüzde 37’sini fona devretmek, işçinin parasını kapitalistler için kullanmak üzere formüller arıyor.

Hrant Dink Vakfı, ırkçı olduğu çok açık olan odaklar tarafından tehdit edildi. Vakıf çalışanları, gelen tehdidi bir basın duyurusuyla kamuoyuyla paylaştılar. Tehdit mesajı, tanıdık olduğumuz bir dile sahip.

Bu yıl 1 Mayıs küresel salgın günlerine denk geldi. Salgın ise işçilerin her 1 Mayıs’ta dikkat çektiği, teşhir ettiği kapitalizmin foyasını açığa çıkarttı. Başta sağlık olmak üzere, eğitim, barınma gibi toplumun en temel ihtiyaçlarını özelleştiren, ticaretin konusu hâline getiren neoliberal politikaların katliam anlamına geldiğini tüm dünyada milyarlarca emekçi ve yoksul görüyor.

Diyanet İşleri Başkanlığının merkezi olarak yayınlanan cuma hutbesinde, LGBTİ+'lar ve HIV'le yaşayanlar bir kez daha hedef gösterildi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Ramazan: Sabır ve İrade Eğitimi" başlıklı hutbesinde nefret saçarak, salgın hastalıkların ve toplumsal sorunların nedenini LGBTİ+'lar olarak ortaya koydu.

Bugün 24 Nisan. 105 sene önce bugün soykırımın fitili ateşlendi. 240 kişi, sonraki birkaç gün içerisinde 2345 kişi, Ermeni toplumunun entelektüelleri, mebusları, şairleri, gazeteci ve yazarları, örgütlü siyasetçileri İstanbul’dan sürülmeye başlandı. Sürülenlerden 174’ü hiçbir yargılama olmaksızın infaz edildi. 1915’te yaşanan büyük yıkım böyle başladı.

Koronavirüs salgını karşısında cezaevlerindeki mahkûmların durumu tüm dünyada tartışılıyor. Hapishaneler, her yerde çok sayıda insanın kötü koşullarda bir arada bulundukları yerler olarak, virüsün hızla yayılmasına ve felaket sonuçlar doğmasına uygun ortamlar. Türkiye’de de bu konuyla ilgili, kamuoyunda “infaz yasası düzenlemesi” olarak bilinen değişiklik mecliste tartışılıyor.

Suriye'de savaşa karşı çıkanlar, tezkereye hayır diyenler, dışarıdan yapılan müdahalelerin vahim sonuçlar yaratacağını söyleyenler haklı çıktı. Suriye'ye üç yıl içinde üç sınır ötesi operasyon düzenleyen ve ülkedeki en büyük yabancı ordu durumundaki Türkiye'nin askerleri ile rejimin askerleri doğrudan çatıştı.

SON SAYI